Penis uzunluğu ile ilgili sorular bir üroloğa en çok danışılan mevzuların başında gelmektedir. Bu bahiste erkekler ortasında hurafelerle dolu kusurlu bir bilgilenme kelam bahsidir. Bununla birlikte doğal olarak, penis büyütme operasyonları da internet dünyasında en çok araştırılan hususlardan birisi olmuştur. Öncelikle şunu belirtelim birden fazla kişi için penis büyütme uzunluk uzatma ameliyatları son derece gereksiz bir süreçtir ve de bir çok riski de beraberinde getirir. Pekala bu husustaki bilimsel doğrular nedir?
Penis dediğimiz organ, bir erkekte çok hoş işleyen büyük bir sistemin yalnızca dışta gözüken küçük bir kesimidir aslında. Cinselliği yalnızca penise indirgemek ise bu harika dizayn edilmiş sisteme yapılan en büyük haksızlıktır. Damarsal yapılar, sinirsel ağ, süngerimsi doku, testisler, sperm keseleri, prostat, dikleştirici bağlar, omurilik ve beyinde yer alan ana merkezler ahenk içinde çalışarak ereksiyon (sertleşme) ve ejakülasyonu (boşalma) sağlar. Bu ortada yadsınmaz biçimde ruhsal alt yapı, beş duyu ve hisler bu sistemin başlatılması ve sürdürülmesine imkan tanır. Kuşkusuz herkesin penisi kendine mahsustur ve kimsenin ki kimseye tam olarak benzemez. Kimilerinde biraz küçüktür büyüktür, incedir kalındır, hafif eğridir düzdür…vs. Bu genetik bir özelliktir ve dışarıdan müdahalelerle kolay kolay değiştirilemez. Nasıl uzunluğumuzu uzatmak mümkün olamıyor ise penisi de büyütmek o kadar kolay bir iş değildir. Yapılan araştırmalarda sonucunda ve tüm dünyayı göz önünde bulundurduğumuzda sertleşmiş (erekte) bir penisin, kökten uca 8 ila 18 cm ortası olması tıbben büsbütün olağan bir durumdur. Tüm erkeklerin %99’unun penis boyutu 8-18 cm, %90’nın ise 10-16 cm ortasında değişmektedir. Tıbben yalnızca 8 cm altı, küçük penis (mikropenis) (%0,5) olarak kıymetlendirilir ve bu da altta yatan hormonal bir eksikliğe bağlı gelişmiş olabilir. Bu bahiste tıbbi araştırmaya ve gerekirse ilaç tedavisine muhtaçlık olabilmektedir. Ülkemizde yapılan geniş çaplı bir araştırmada ise Türk erkeklerinin penis uzunluğu ortalaması 13,7 cm olarak saptanmıştır(1). Yapılan bir derleme çalışmasında da tüm dünya ortalaması 13,1 cm bulunmuştur(2). Hepimizin bildiği üzere bu hususta ırksal farklılıklar çok fazladır. Uzak doğulu erkeklerde penis uzunluğu dünya ortalamasının altında kalırken, Afrikalı erkeklerde ortalamanın üzerine çıkar.
İkinci kıymetli bahis; bayan cinselliği açısından penisin uzunluğunun çabucak hiçbir ehemmiyeti olmayışıdır. Zira vajina penise nazaran hal alan esnek bir organdır ve yalnızca birinci 3-4 cm’lik giriş kısmı zevk almada fonksiyon görür. Orgazm için ise asıl değerli organ klitoristir. Hiçbir bayan, penis uzunluğu ile ilgili olarak bir beklenti içinde kolay kolay olmaz. Bayanların seks sırasında temel beklentileri, partnerlerinin onları şehvetle arzulması ve vajinal ıslanma için kâfi müddet cinsel ikaz alabilmektir. Buna gün içinde yapacağınız romantik jestleri de eklerseniz bir bayanın istediği çabucak herşeyi zati karşılamış olursunuz.Penis uzunluğunun bayan cinselliği ile ilgilisi epey sonludur. Hatta biraz kısa ve kalın yapılı penisler vajina girişini daha çok uyardığı için tercih bile edilirler.
Erkeklerde penisin fonksiyonundan çok uzunluğuna odaklanmak “performans anksiyetesi” dediğimiz diğer bir duruma yol açar. Sonunda kişi vakitle cinselliğe olan ilgisini kaybeder ve ereksiyon problemleri yaşamaya başlar. Aslında temeldeki sorun penis boyutu olmamasına rağmen bütün kabahat penis yüklenir. Bu bahiste yanlışsız bilgilenmek sağlıklı cinsel ömür açısından çok kıymetli bir husustur. Tekrar belirtelim 8-18 cm ortası bütün penisler olağandır yeteri oranda zevk alır ve verir. Halbuki günümüzde bilhassa porno sinema dalı, ortalamanın çok üzerinde kalan penis uzunluğuna sahip beyaz erkekleri kullanarak büyük bir mit oluşmasına sebep olmuştur. Porno oyuncuları çoğunlukla genelin yalnızca %0,5’inde görülen 18 cm üzeri penis sahip erkeklerdir ve bu da abartılı bir ülkü penis algısının toplumda yerleşmesine neden olmaktadır. Meğer bu boyutta penise sahip erkeklerin bir birden fazla özel hayatlarında partnerde ağrıya sebep olması nedeniyle birtakım bağ problemleri yaşarlar. Ve de tertipli birliktelik kurmakta zahmet geçtikleri bilinmektedir.
PENİS BÜYÜR MÜ?
İnternet dünyasında penis büyüttüğü tez edilen destek ilaç ve kremlerin hiç bir bilimsel kıymeti yoktur. Bunlar büsbütün şahısları aldatmaya yönelik ticari çalışmalardır. İçeriğinde ne olduğunu bilmediğimiz bu kimyasallar, mali kaybın dışında size çok büyük yan tesirler olarak da geri dönebilir. Tekrar penis büyütücü olarak satılan vakum aygıtları da bu mevzuda işe yarayan aletler asla değildirler. Tersine sağlıklı peniste yer alan kapakçık sistemlerini bozabilir ve kalıcı ereksiyon meselelerini yaşamanıza da sebep olabilirler. Vakum aygıtları penis büyütmek için değil venöz kaçak hastalığı nedeniyle ereksiyon sorunu olan erkeklerde ereksiyonu sağlayabilmek için kullanılabilen yardımcı aygıtlardır.
Penis uzunluğu takıntının değerli bir pratik yansıması ise penis büyütme ya da uzatma ameliyatlarının ölçüsüz yapılıyor olmasıdır. Bu ameliyatlarda aslında uzatılan penis uzunluğu değildir. Penisin içeride kalan kök (krus) kısımlarının dışarı çıkarılmasına yönelik bir operasyondur. Bu hedefle evvel dikleştirici misyonu olan bağlar kesilir ve penis kökü böylelikle serbestlenmiş olur. Sonra da dokuyu büzücü dikişler yardımı ile de kök kısmı dışarıya çıkarılmaya çalışılır. Bu operasyon 1-3 cm lik bir dışta görülen bir uzamayı sağlayabilir lakin pek çok dezavantajı da beraberinde getirebilir.Bunlar;
1- Dikleştirici bağlar (süspansuvar ligamanlar) kesildiği için penis sertleşince üste bakmamaya başlar. Artık sertleşen penisin açısı öne ve aşağı hakikat gerçekleşir.
2- Büzücü dikişler (v-y plasti) kasıkta (infrapubik) berbat bir görünüm bırakabilir. Doku estetiği kalıcı bozulabilir.
3- Penisi kalınlaştırmaya yönelik dolgu malzemeleri yahut implantlar penis duyusunu bozabilir ve zevki azaltabilir. Ereksiyon problemleri başlayabilir.
4- Penise yapılan cerrahi teşebbüsler ruhsal açıdan çok rahatsız edici olabilir. Alt benlikte özgüven sıkıntısının daha da ağırlaşması ile sonuçlanabilir. Birtakım bireylerde ise geçmişte bastırılmış ruhsal travmaların hiç beklenmedik biçimde tekrar uyanışını tetikleyebilir.
Bu sebeplerle penis büyütme ameliyatlarını ürologlar olarak özel istisnai durumlar haricinde önermiyoruz. Bilhassa bu operasyonları göğüs büyütme ameliyatları ile asla eş tutmamak gerekir. Penisin boyutu ile ilgilenmek yerine sistemli spor yapmak, istikrarlı beslenme ve kilo denetimi ile cinsel performansı arttırmaya çalışmak çok daha akılcı bir yol olacaktır. Tahminen birden fazla insan vücut uzunluğunun da biraz daha uzun olmasını elbette isterdi. Bu son derece insani bir hayaldir lakin gerçekleşmesi pek mümkün değildir. Kısa uzunluklu beşerler uzun uzunluklu insanlara nazaran daha başarısız bireylerdir asla denemez elbette. Bunu herkes bilir ve önemli sorun haline de getirmez. Penis uzunluğu konusunda da bunu o denli düşünüp vücudumuzla barışık yaşamak çok çok değerlidir. Sağlıklı cinsel ömür için en gereksiz mevzuyu en öne alıp takıtı haline getirmemizin ne bize ne de partnerimize en ufak bir yararı yoktur.
