Küresel Isınma ve İklim Değişikliği Alerjik Hastalıkları Artırıyor

Son zamanlarda çevresel faktörlerin etkisiyle alerjik ve bağışıklık sistemi hastalıklarında artış görülmektedir. Alerjik rinit (saman nezlesi) en sık görülen alerjik hastalıktır. Toplumun %10-40’nı etkiler. Peki alerjik hastalıkların son yıllarda çok artış göstermesinin sebebi ne olabilir?

İklim değişikleri ve küresel ısınmanın her şeye olduğu gibi bitkiler üzerinde etkisi büyüktür. Amerika da yapılan bir çalışma sonucuna göre iklim değişikliğinin bitkiler üzerindeki etkileri nedeniyle son 30 yılda Amerika’da saman nezlesi mevsimi hem daha uzun, hem de daha yoğun hale gelmiştir. Daha sıcak havalar, bitkilere üreme zamanının geldiğinin sinyalini vererek, ilkbaharda başlayan polen mevsimlerinin erken başlamasına yol açar. Daha uzun süreli yüksek sıcaklıklar polen yayılma süresini uzatır.

Amerika Utah Üniversitesinde yapılan polen sayımı çalışmaları sonucunda polen mevsimlerinin yaklaşık 10 gün uzadığını bulmuşlar ve havadaki polen miktarının yüzde 21 arttığını tespit etmişlerdir.

Saman Nezlesi Mevsimini Daha Uzun ve Daha Yoğun Hale Getiriyor

Hemen her mevsimde polen yoğunluğunun artmasına sadece sıcaklık artışı değil, diğer çevresel faktörlerde etkilidir. Amerikalı bilim adamları artışın bitkilerin enerji üretimini artıran daha fazla hava kirliliği ve daha yüksek sıcaklıklar ve kuraklıkların da etkili olduğunu tespit etmişler. Kötü haber! Önümüzdeki on veya yirmi yılda, çalışmalardaki sonuçlara paralel şekilde yıldan yıla artışların olması da çok olası gibi gözüküyor. Polen miktarının artması alerjik rinitli hastalarımızın şikâyetleri daha uzun ve yoğun yaşamasına sebep oluyor. Eskiye göre daha çok alerji hastası gördüğümüzü ve şikâyetlerin yoğunluğunun arttığını söyleyebiliriz. Dünyamıza iyi bakabilir ve uzmana başvurabilirsiniz.

Gıda Alerjisinde Patlama Yaşanıyor

2007-2016 yılları arasında gıda alerjisine bağlı anafilaksi tanısıyla tazminat talepleri %377 artmıştır. Amerika da gıda alerjisi olan kişi sayısı 32 milyon civarında insan var. Her 10 erişkinden biri her 13 çocuktan biri gıda alerjisi yaşıyor. Üstelik bu reaksiyonların %50 si ciddi reaksiyonlar.

Küresel ısınma, kötüleşen kirlilik ve polen düzenindeki değişikliklerin bir sonucu olarak son yıllarda tüm alerjik hastalıklarda artışa yol açtığı gibi gıda alerjisini de artırıyor. Polen gıda sendromu (PFS) vakalarının belirgin şekilde arttığını gözlemliyoruz. Geçmiş yıllara göre toplumda iki kat fazla polen gıda sendromu görülüyor.

Polen Gıda Sendromu Nedir?

(PFS)Polen alerjisi olan hastaların özellikle çiğ sebze ve meyveler, kuruyemişler ile yapılarındaki benzer proteinler dolayısıyla alerjik reaksiyonlar yaşaması halidir. Hastalık hafif şekilde ağızda damakta kaşıntı kızarıklık şeklinde olabileceği gibi, nefes darlığı ağızda boğazda dilde ödem şişlik, mide bulantısı, kusma, hatta nadir de olsa anafilaksi gibi ciddi şikayetlere yol açabilir.

PFS hastaları genellikle ne yedikleri konusunda çok gergin olduklarını söylerler. İnsanları aşırı derecede endişelendiren durum nedeniyle için genellikle tüm meyve ve kuruyemişleri keserler. Özellikle birden fazla gıdadan kaçınıldığında PFS’ye sahip olmanın psikolojik ve sosyal etkisinin yanında, diyet büyük ölçüde kısıtlandığı için sağlık sorunlarına da sebep olur.

Vegan ve Vejateryanlar Risk Altında

PFS atakları genellikle çiğ kuruyemiş, meyve ve sebze yiyerek tetiklenir. Bununla birlikte, soya sütü, avokado, meyveli smoothie gibi vegan ve vejeteryanlar arasında popüler olan yiyecekler de bu duruma yol açabilir. Bu yüzden son yıllarda popüler olan bu beslenme çeşidi risk altındadır.

PFS’yi tetikleyebilecek yiyeceklerin çiğ elma, armut, kivi, çilek, erik, kiraz, kiraz domates, kereviz ve havuç olduğunu söyleyebiliriz. Dondurulmuş meyve veya sebzeler yine de reaksiyona neden olabilir ve patatesleri veya diğer kök sebzeleri soymak ellerde ve gözlerde kaşıntıya veya şişmeye neden olabilir.

Peki Bu Şekilde Şikâyetimiz Olduğu Zaman Ne Yapmalıyız?

  • Hastalar tetikleyici yiyecekleri yemeyi bırakmalı,
  • Ağzını bol su ile çalkalamalı
  • Bir antihistaminik ilaç almalı ve istirahate geçmeliler.
  • Uzmana başvurabilirler.


Sağlıkla kalın…


Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Başa dön tuşu