“Uyku” dendiğinde her birimiz için uyanan duygu farklı oluyor.. Bazılarımız uykuyu dinleme olarak adlandırırken bazılarımız için eziyet diyebileceğimiz noktaya gelebilmektedir. Uykuyu dinlenmek, huzur bulmak ve bir sonraki güne hazırlanmak olarak adlandırabiliriz kısaca.
Aslında, hepimiz için aynı işlevleri yerine getirmesi gereken uyku bazılarımız için zorlayıcı haline dönüşebiliyor.
Burdan yola çıkarak aslında ne kadar değişken ve kendimize has olduğumuz sonucuna varabiliriz.
Bu durum bebeklerimiz içinde aynı olmkata hatta onlarda durum biraz daha karmaşık bir hal alabiliyor.
Bebek için uyku demek dinlenmenin yanında güvenli bir ortamıda temsil etmeli. Etmeli ki bebeğiniz sağlıklı bir şekilde uykuya dalabilsin.
Bu güvenli ortamın sağlanmasında en büyük koşul anne-bebek bağlanmasına oluyor çoğunlukla. Bebekleriniz hayatlarının bir kısmına kadar sizin duygudurumunuzu kopyalayarak yaşamaya çalışıyorlar.Kısacası anne ne hissederse bebekte belli oranlarda aynı duyguları hissetmiş oluyor. Anne çocuğun yanında kendisini kontrol ettiğini düşünse dahi çoğu zaman durum bu şekilde ilerlemiyor. Bebeğiniz sizin ses tonunuzdan tutunda ona dokunuşunuzdaki farkı bile anlıyor. Bu anladıklarını yorumluyor.
Bu durumda bizi kaygılı anne – kaygılı bebek ikilemine getiriyor. En başta bahsetmiş olduğumuz güvenli ortamı sağlamadaki en büyük engel kaygı oluyor çoğunlukla.
Kaygılı bebek uykuya dalmakta güçlük çekiyor, gün içerisinde çoğunlukla annenin yanından ayrılmak istemiyor, keşfetmeye ve merak etmeye kapalı hale geliyor böylelikle. Çünkü anne kaygılı olduğunda bebekte ortamda güvenmemesi, korkması gereken birşeyler var bilinci gelişyor.
Tabiki de hiç bir anne bunu bile isteye yapmıyor fakat bu sıkça karşılaştığımız bir nokta. Her anne çocuğunun en iyi koşullarda yaşaması için uğraşıyor. Bazen de bu uğraş anne de kaygı doğurabiliyor. Yani tam anlamıyla kısır döngü…
Anne bebeği için en iyisini yapmaya çalıştıkça kaygılanıyor. Bebek ise anne kaygılandıkça daha da huzursuz oluyor.
Uykularda ise bu durum kendini uykuya dalamama, sık sık uyanma, destekli (emme, sallanma vs.) şeklinde göstermekte. Çoğu anne bu durumu düzeltmeye çalışırken daha da kaygılı hale gelebiliyor. Çünkü bebeğinizin uyumaması demek sizin de uyumamanız demek oluyor. Günler bu şekilde geçtikçe anne yoruluyor ve tahammül seviyesi düşüyor.
İşler bu noktaya gelmeden destek almaya çalışmak çokça önemli.
Uyku danışmanlığı olarak adlandırdığımız danışmanlık sadece bebek uykusu ile ilgili çalışmıyor. Genel anlamda bebeğin hayatı, annenin hayatı, anne ve bebeğin ruhsal durumu gibi birçok ayrıntı ile çalışıyor. En başta anne diyebiliriz bunun için.
Sizde zorlanmaya başladığınızı hissettiğinizde yardım arayışı içine girmekten uzak durmayın.
Bebeğiniz ve sizin için en iyisi olması dileklerimle…
Psikolojik Danışman Dilara Açıkgöz
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.