Cinsel İşlev Bozuklukları

Cinsel problemler toplumda en fazla gizlenen ve çözüm arayışına gidilmesinde en fazla tereddüt yaşanan bir konudur. Genellikle bir sağlık sorunu olmasının ötesinde algılandığından ve bir eksiklik olarak algılandığından çözüm arayışı konusunda da ihmaller sıklıkla yaşanmaktadır. Ancak beraberinde başka sorunlar da başladığı zaman ve kişinin cinsel yaşamı dışında diğer alanlarla ilgili problemler de yaşandığı zaman bir çözüm arayışı başlamaktadır.

Uzun süre yaşanan cinsel sorunlar kişinin ruh sağlıgını olumsuz etkilediğinden başka problemlerin ortaya çıkma ihtimalini yükseltmektedir. Ortaya çıkan başka sorunlar kişinin gündeminin ilk sırasına yerleşince cincel sorunlar da örtülü olarak varlığına devam etmektedir. Doğru teşhis konuluncaya kadar devam eden bu sağlık karmaşası tedavi süreci ile birlikte kisinin yaşamına bir düzen getirmektedir. Daha doğrusu toplumda bu konunun bir sağlık sorunu olduğu algısı yerleşmediğinden ve bu konular genelde gizli tutuldugundan tedavi konusunda da çoğunlukla gecikmeler yaşanmaktadır.

Yapılan araştırmalar cinsel sorunlar yaşayan kişi sayısının ve bunun toplumdaki oranının hayli yüksek olduğunu göstermektedir. Fakat tedavi kliniklerine başvurma oranının da o ölçüde düşük olduğu gözlenmektedir. Olumsuz cinse yaşantıların, çeşitli travmaların yol açtığı cinsel sorunlar psikolojik tedavi ile düzelebilmektedir.

Bu kavramlarla ilgili biraz tanımlama yapmakta yarar var diye düşünüyorum. Kısaca şu tanımlamalarda bulunmak yararli olur diye düşünüyorum.

Cinsel kimlik; kişinin kendini belli bir cinsiyet içinde algılamasıdır.

Cinsel yönelim; kişinin duygu ,düşünce ve hareketlerinde belirli bir cinsiyete doğru yönelmesidir.

Cinsel kimlik çocukluğun ilk birkaç yılında belirlenir ve yaşamın ilk yıllarındaki deneyimlerin etkisi büyüktür. Ailenin cinselliğe karşı tutumu cinsel kimlik gelişimini belirleyebilir. Aile de çocukla uygun özdeşleşen bireylerin bulunması çok önemlidir. Mesela kız çocuğun anne ya da anne yerinde olan bir kadınla özdeşleşmesi sonucu çocuğun cinsel kimliğinin benimsenmesini sağlar.

Cinsel İşlev Bozukluklarının Oluşmasını Hazırlayan Faktörler:

1. Aşırı tutucu ve dindar yetiştirilme

2. Büyüklerinin cinsellik hakkında yanlış bilgiler vermesi

3. Cinsellik hakkında bilgilerinin kısıtlı olması

4. Eşini evlenmeden önce fazla tanımaması

Cinsel İşlev Bozukluklarının Ortaya Çıkaran Faktörler:

1. Eşler arasında sevgi ve şefkatin ifade edilememesi

2. Cinsel iletişimin olmaması ya da yeterli olmaması

3. Cinsel ilişkiye ayrılan zamanın çok az olması

Tedavi

Son yıllarda cinsel işlev bozukluklarının tedavisinde daha çok bilişsel-davranışçı yöntemler kullanılmaktadır. Bu yöntemler şartlama ve pekiştirme ilkelerine dayanır. Buna göre cinsel işlev bozuklukların temelinde yanlış koşullanmalar ve yanlış inançlar olduğu ve tedavisinin ancak bunların silinip yerine uyumsal olanı öğreterek gerçekleştirilir. Tedaviye başlamadan önce çok yönlü ve detaylı bir biçimde değerlendirme yapılması çok önemlidir. Çünkü bu bozukluklar birçok şeyden etkilenir : ailesiyle ilişkileri , eşiyle ilikisi , cinsellik hakkındaki bilgileri , geçmiş cinsel deneyimleri, travmaları. Tedaviye genellikle ciftler Tedavi sırasında eşlerin birbirleriyle olan iletişimleri zenginleştirilir. Çeşitli ev ödevleri verilir. Çeşitli teknikler uygulanarak kişilere yardımcı olunur. Eğer başka psikiyatrik hastalıklarla beraber görülürse ilk başta psikiyatrik hastalık tedavi edilir ; daha sonra cinsel işlev bozukluklarının tedavisine geçilir. 


Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Başa dön tuşu