Panik Atak

Yunan mitolojisinde üzgün hissettiğinde kendini bir mağaraya kapatarak yalnız kalan, rahatsız edildiği zaman da çığlık atarak insanları korkutan Antik Yunan’da bir tanrı var ismi “PAN” işte panik kelimesinin köken olarak buradan geliyor. Peki, ama panik atak nedir?

Panik atak aniden başlayan belli aralıklarla tekrarlayan ve bireyde yoğun kaygı ve endişe hali yaratan durumdur. Aniden başlayan panik atak dakikalar içerisinde zirveye ulaşır ve genellikle 30 dakikadan az etkisini sürdürür.

Panik ataklar esnasında neler olur?

Kişinin nefes alışverişleri hızlanır, düzensiz nefes alış verişler ile birlikte kandaki oksijen ve karbondioksit dengesi bozulur. Dolayısıyla da boğuluyor gibi hissetme, soluğun kesileceği hissi, kalp çarpıntısı, göğüs de ağrı gibi belirtiler yaşanır. Kan basıncının artması ile birlikte titreme, terleme, baş dönmesi, gibi durumlar ortaya çıkabilir. Panik atak geçiren kişiler ortada bir neden ve durum olmadığı halde yani onu tetikleyen bir durum veya etkenin olmadığı durumda yaşadığı bu durumu anlamlandıramaz ve bedeninde gerçekleşen değişik belirtilere odaklanırlar. Nefes alıp vermede yaşanan hızlı artış veya aralıklı alınan nefes durumunun doğal bir sonucu olduğunu fark etmeyerek yaşanılan panik atağı endişeyle birlikte daha çok tetiklemiş olmaktadırlar.

Atak geçiren kişi o andan korkar ve endişe duyar yaşadığı bu korkunç durum karşısında yardım almak amacıyla hastaneye gitmeyi, kalbinde bir rahatsızlık olduğunu düşünerek çeşitli testler yapılmasını talep etmektedir. Panik atağın psikolojik bir rahatsızlık olduğunun bilincinde olmayan veya bu konuda henüz destek almamış kişiler yaşadıkları bu durumun sürekli tekrar edeceğinden endişe duymaktadırlar. Belli bir süre sonra hastanelerde yapılan testlerin sonuçlarında fiziksel bir rahatsızlığının olmadığını öğrenen kişi bir süre sonra hastanelerin, doktorların ona yardım edemeyeceğini düşündüğünden dolayı hastanelere gitmekten de kaçınmaktadırlar ve sonuç olarak kişi kendince önlemler alarak çoğu zaman yaşadıkları hayat kalitesini düşürerek, kendilerini yalnızlaştırabilmektedirler.

Panik atak belirtileri nelerdir?

Aşağıdaki belirtilerden en az 4 ya da daha fazla belirtinin olduğunu hissediyorsanız panik atak geçiriyor olabilirsiniz.

  • Çarpıntı

  • Titreme veya sarsılma

  • Terleme

  • Nefes darlığı veya boğuluyormuş gibi olma,

  • Soluğun kesilmesi

  • Bulantı veya karın ağrısı

  • Göğüs ağrısı veya göğüs kafesinde sıkışma hissi,

  • Baş dönmesi, sersemlik, düşecek veya bayılacak gibi olma

  • Çevresindekileri ya da kendini değişmiş gibi hissetme,

  • Kontrolü kaybetme korkusu

  • Ölüm korkusu

  • Uyuşma veya karıncalanma

  • Üşüme, ürperme veya ateş basması

Panik bozukluğu nedir?

Panik bozukluk, tekrar eden beklenmedik panik ataklar ile atakların arasındaki zamanlarda başka panik atakların daha olacağına dair sürekli kaygı duyma durumudur. Panik atakların “kalp krizi geçirip ölme”, “kontrolü kaybetme” ya da “felç geçirme” gibi kötü sonuçların olacağı inancıyla üzüntülü olma hali. Ve kişi kötü sonuçlanacağına olan inancı doğrultusuyla önlem alma girişimlerinde bulunarak sosyal çevreden uzaklaşma (okul veya işe gitmemek, ev işi yapmama) gibi günlük aktivitelerini erteler ya da iptal eder. Panik bozuklukların en temel handikabı bu rahatsızlığın tekrardan, benzer ve daha şiddetli şekilde ortaya çıkacağını düşünmektir. Bizler buna beklenti anksiyetesi diyoruz. Genellikle 20’li yaşlarda başlayan ve oldukça yaygın olan bu rahatsızlık her 100 kişinin yaklaşık olarak 5’inde görülebilmektedir.

Bilişsel davranışçı Terapisi, atakların başladığı andaki bedensel belirtileri tanıyabilme, bu belirtileri tetikleyen düşünceyi fark etme, duygu ve davranış arasında ilişki kurarak, muhtemel kaçma tepkilerini azaltmada yardımcıdır. Terapi sürecinde psikoeğitim, bilişsel yeniden yapılandırma, bedensel denetim kazanmaya yönelik nefes egzersizleri ve gevşeme teknikleri de uygulanmaktadır.

Panik atak kişiyi duygusal olarak yıprattığı gibi günlük yaşamında, işlevselliğinde ve ikili ilişkilerinde ciddi bozulmalar yaratabilmektedir. Panik atak ile yaşamak zorunda değilsiniz…

Uzm. Kl. Psk. Sümeyye Kurt


Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Başa dön tuşu