Prostat mesanenin altında bulunan, döl içeriğinin üretildiği, idrar kaçırmayı engelleyen bir organdır. Prostat büyümesi, enfeksiyonları ve kanserleri polikliniklere en sık başvurma sebepleridir. Ailesinde prostat kanseri kıssası varsa 40 yaşından sonra, soygeçmişinde bu türlü bir meşakkat yoksa 50 yaşından sonra üroloji polikliniklerine her sene 1 sefer denetime gitmesi önerilir . Prostat kanserleri şikayet yapmayabilir ancak büyümesi ve enfeksiyon durumlarında şikayetler daha fazla beklenir. PSA prostat hastalıklarının teşhis ve takibinde kullanılan kan hormon pahasıdır. Prostat hipertrofisi denilen büyümesi ve enfeksiyonlarında da PSA yüksekliği görülebilir. PSA takibinde hür ve total PSA kıymetlerinin tek tek ve birbirleri ile olan ilgilerine nazaran biyopsi gerekliliği olabilir. Gereksiz biyopsileri önleyebilmek için multiparametrik MR ve idrardan bakılan genetik tahliller yapılabilir. Psa yüksekliklerinde biyopsi öncesi antibiyotik kullanma gereksiz biyopsileri engellemek için öbür bir usuldür. Antibiyotik ve yardımcı medikal tedaviler sonrasında düşmeyen PSA düzeyleri çoğunlukla biyopsi gerektirmektedir. Prostat enfeksiyonları kronik ve akut halindedir; uzun müddetli ve ani başlayan , şiddetli durumlar olabilir. Prostatın büyümesi demek kanseri demek değildir. Büyümesi işeme bozukluklarına sebep olabilir. Medikal ve cerrahi tedaviler ile tedavi edilebilir. Cerrahi tedaviler açık , endoskopik (kapalı) prosedürler olabilir. Prostat büyümesi sebebi ile yapılan operasyonlardan sonra cinsel fonksiyon bozuklukları görülmez. Kanser operasyonları sonrası cinsel fonksiyon bozukluğu riski vardır. Prostat operasyonları sonrasında cinsel münasebet bitiminde meni çıkışı çoğunlukla gözlenmez. Prsotat kanserli hastaların tedavisinde kemoterapi, radyoterapi ve cerrahi uygulanabilir.
1 dakika okuma süresi
