- Her 6 erkekten 1’ini etkilemektedir.
- Yaş ilerledikçe prostat kanserine yakalanma ihtimali artmaktadır.
- 40 yaş altında 10 bin şahısta bir
- 40-59 yaş 39 bireyde bir
- 60-69 yaş 14 şahısta bir
- Baba, erkek kardeş ve oğulda prostat kanseri varsa ihtimal 2 misli artmaktadır.
- Her 2.7 dakikada yeni bir hastaya teşhis konmakta, her 19 dakikada 1 erkek bu hastalıktan ölmektedir.
Prostat kanserinin teşhisinde parmakla rektal muayene, kan PSA seviyesi bakılması ve ultrasonografik inceleme kıymetlidir. Bulgularda kanser kuşkusu kuvvetli ise prostat biyopsisi yapılır.
Prostat kanserinin teşhis konulduğunda hayat kurtarıcı olabilecek erken devirlerinde bu hastalığa özgü rastgele bir şikayet yoktur. Bu nedenle 50 yaş üzerinde (yakın akrabalarda prostat kanseri var ise 40 üzerinde) yıllık sistemli prostat muayenesinin yapılması hastalığın erken periyotta yakalanabilmesi açısından çok kıymetlidir.
Prostat kanseri şayet prostat bezine hudutlu kalmışsa, genelde radikal prostatektomi denilen, prostatın tümünün alındığı ameliyat yapılır. Birtakım hastalarda yalnızca yakın izlem, kimilerinde radyoterapi tercih edilebilir. Kanser prostat dışına yayılmış ise, büsbütün tedavi edilme mümkünlüğü güçleşir. Bu hastalarda, hormon tedavisi yahut kemoterapi uygulanır.
Özelliklere kemiklere yayılmış kanserde sırt, bel, kalça, bacak ağrıları olabilir. Tüm beden kemik sintigrafisi çekilerek ağrıların prostat kanseri kaynaklı olup olmadığı araştırılır.
Düzenli antrenman, kısıtlı kalori alımı, kalp sıhhati için uygun diyet (kırmızı etten kısıtlı, az yağlı besinler, bol zerzevat, meyve) prostat kanseri için kollayıcıdır. İstikrarlı beslenmek ve abartılı diyetlerden kaçınmak gerekir.
